Ülkemizde , 51 yıl önce işlenen , katillik , soy kırım ve barbarlıkların sonucu , şehit edilen insanlarımızı , KKTC’nin her yerinde anıyoruz .
Nerede ise , Kıbrıs coğrafyasının her karış toprağı , şehit edilen Türklerin kanı ile sulanmış vaziyette .
51 yıl önceden , bahsediyorum .
51 yıl önce , ne olmuştu ?
Büyük bir zaman dilimi ?
Yeni nesil , bunu bilmiyor .
O gün doğan çocuklar , 51 yaşında .
Yunanistan tarafından , Adanın , ilhak edilmesine karşın , Ecevit Hükümeti , uluslararası anlaşmalara dayanarak . Adanın Yunanistan’a bağlanma harekatına karşı , harekat yaparak . Adanın , Yunanistan’a bağlanmasına engel olmuştu .
Bu tarih , 20 Temmuz 1974 idi .
İki NATO müttefiki olan Türkiye ve Yunanistan’ı , savaştırmamak için , batılı süper ülkeler , araya girerek . İki ülke arasında , barış görüşmelerinin yapılmasını sağlamak için Cenevre’de bir araya getirdiler .
Görüşmelerde , derhal , Türk Askerinin çekilmesini , gündeme getirdiler .
Türkiye Cumhuriyetini temsil eden heyet , bunu reddederek . Kıbrıs’ta , iki ayrı otonom yönetimin varlığını kabul ettirerek . Yunan birlikleri ve onlara destek olan yerli Rum milislerinin , işgal ettikleri , Türk otonom bölgelerinden çekilmelerini de sağladı .
Varılan anlaşmanın akıbeti için , bir süre tanınarak , ikinci Cenevre görüşmelerinde buluşmak için , görüşmelere ara verildi .
Ben , Baf Kasabasında olduğum için , orada yaşananları , zikredebilirim .
21 Temmuz günü , saat 10’da , Baf’taki yönetim , direnişe son verip , teslim olma kararı almıştı .
Öğleden sonra , Rum silahlıları , Türk kesimine girip , başta cami ve minare olmak üzere , kentin yüksek kesimlerine mevzilendiler .
Silahlar , BM BG‘ ile teslim edildi .
20 Temmuz günkü savaşta , üç şehidimiz olmuştu .
14 Ağustos , ikinci harekata kadar , Rum silahlı çabulcular , her yönü ile taciz ve korku yaratan davranışlarını , devam ettirdiler .
Her geçen gün , gıda yokluğu ve beslenme sorunları , artmaya başladı .
Bilhassa , bebekler için , ciddi sorunlar başlamıştı .
Bazuka ve havan salvolarından , fırınlar , işlevlerini yapamaz hale gelmişti .
Ekmek sıkıntısı , had safhada idi .
Kızılay yardımları , kesilmişti .
Kızıl Haç , devreye girdi .
Fakat , yetersizdi .
Ada Türkünün , yüzde altmışı , Güneyde kalmıştı .
İkinci Cenevre görüşmelerini , güneyde kalan Türkler ve Baf Türkleri , iple çekmeye başladık .
Göstergeler , bir barış anlaşmasının imzalanacağı yönünde idi .
Beklenen gün , geldi .
Taraflar , tekrar Cenevre’de buluştu .
Birinci Cenevre anlaşmasını , Rumlar ve Yunanlılar , tatbik etmedikleri , İkinci görüşmede de Türk tarafının önerdiği , 5 kantonal federasyonu , kabul etmedikleri için , görüşmeler kesildi ve 14 Ağustosta , yarım kalan harekata devam edildi .
Harekat başlar başlamaz , Rum ve Yunan silahli güçleri , Baf’ın Türk kesimine , dört bir koldan girmeye başladılar .
Türk kesimi , tamamen silahsız bir vaziyette idi .
Girer girmez de , Türk avına başladılar .
Birinci Harekatla Türk kesimine giren çabulcular . Kimin nerede oturduğunu tesbit ederek , direkt katledecekleri Türklerin kapılarına gittiler . Kapılar zorla kırılarak içeri girip , evdekileri katlettiler .
Türk Halkını , futbol sahasına götürürken . Gelişi güzel ateş açarak , yolda da katilliklerine davam ettiler .
7 insanımız , bir de 3 yaşında bir çocuk , katledildiler .
3 yaşındaki çocuğun vücudundan , 30 mermi çıktı .
14 Ağustos 1974 , Baf Türkü için , felaket bir gün oldu .
Toplamda , Birinci Harekatla birlikte , 10 şehit vermişti .
Baf Türkünün maruz kaldığı bu insanlık dışı , barbarca
muameleyi , adanın her yanındaki Türklere de yapmışlardır .
Gelinen noktaya , hiç de kolay gelinmedi .
Devleti kurduk . Sahip çıkmalıyız .
Kıbrıs Türkünün , sığınacağı liman , bu limandır .
Başka limanlar , fırtına ve tsunami tuzakları ile dolu .
Bunu kavrayalım ve adımlarımızı ona göre atalım .