MUTLU AŞK VARDIR/YOKTUR-1 Mutluluğu Aşkta Aramak

Senelerdir öğrencilerime mutluluğun soyut bir kavram olduğunu anlatıyorum. Sınıfta onlardan soyut kavramlara örnekler vermelerini istiyorum.

Senelerdir öğrencilerime mutluluğun soyut bir kavram olduğunu anlatıyorum. Sınıfta onlardan soyut kavramlara örnekler vermelerini istiyorum. Kısacası, soyut anlamı anlatırken kendi örneğim, her zaman mutluluk olmuştur. Mutluluk, elle tutulamaz, gözle görülemez. Mutluluk, göreceli bir kavramdır. Mutluluğu kime sorsak; hep başka başka yanıtlar alırız. Öyle değil midir? Mutluluk size göre neyi/neleri ifade ediyor? Peki mutluluk, sadece, aşkla mı bağlantılıdır; yoksa bizler mi aşkla mutluluğu birbirine sıkıca bağlıyoruz? Aşk, mutluluk getirir mi? Aşkın kimyası nedir? Aşkın kimyasına karışan neler vardır? Bunları fark edebilme şansımızın oranı nedir? Fark ettiğimiz zaman, bizlerde ne gibi değişiklikler oluyor? Tüm bunları bu yazıma bağlı başka yazılarla anlatmaya, okurlarıma kendimce biraz da olsa ışık olmaya çalışacağım. Tabii ki Louis Aragon’u konuk etmeden böyle bir yazı dizisine giriş yapmak istemiyorum. Mutluluğu biraz derinlemesine incelemek niyetindeyim.
Louis Aragon, şiir ve roman gibi pek çok edebi eser bırakmıştır. Fransız ozanlarının en önemlilerinden biri olarak bilinir. Aragon, aynı zamanda Sürrealizm'in kurucularından biridir. Şairin en önemli şiiri, ‘Mutlu Aşk Yoktur’ olarak bilinen şiirini sizlerle paylaşmak istiyorum.

Mutlu Aşk Yoktur
İnsan her şeyi elinde tutamaz hiç bir zaman
Ne gücünü ne güçsüzlüğünü ne de yüreğini.
Ve açtım derken kollarını bir haç olur gölgesi
Ve sarıldım derken mutluluğuna parçalar o şeyi
Hayatı garip ve acı dolu bir ayrılıktır her an.
Mutlu aşk yoktur.




Hayatı bu silahsız askerlere benzer
Bir başka kader için giyinip kuşanan.
Ne yarar var onlara sabah erken kalkmaktan
Onlar ki akşamları aylak kararsız insan
Söyle bunları Hayatım Ve bunca gözyaşı yeter
Mutlu aşk yoktur.

Güzel aşkım, tatlı aşkım, kanayan yaram benim.
İçimde taşırım seni yaralı bir kuş gibi.
Ve onlar, bilmeden izler geçiyorken bizleri
Ardımdan tekrarlayıp ördüğüm sözcükleri.
Ve hemen can verdiler iri gözlerin için
Mutlu aşk yoktur.

Vakit çok geç artık, hayatı öğrenmeye.
Yüreklerimiz birlikte ağlasın sabaha dek
En küçük şarkı için nice mutsuzluk gerek
Bir ürperişi nice pişmanlıkla ödemek
Nice hıçkırık gerek bir gitar ezgisine
Mutlu aşk yoktur.

Bir tek aşk yoktur, acıya gark etmesin
Bir tek aşk yoktur, kalpte açmasın yara
Bir tek aşk yoktur, iz bırakmasın insanda
Ve senden daha fazla değil;vatan aşkı da
Bir tek aşk yok yaşayan gözyaşı dökmeksizin
Mutlu aşk yoktur; ama
Böyledir ikimizin aşkı da.







“Herkes Beni Sevsin”
“Mutlu bir aşk yoktur.” Diye yazdığında aslında, mutlu bir aşkın değil; mutlu bir çiftin olup olmayacağını sorguluyordu. Gözlerindeki derinlikte kaybolduğu kadının ismi Elsa’ydı. Elsa, yaşamı boyunca gölgesinde kaldığı ablasından derinden derine bir intikam mı alıyordu; yoksa kaybettiği ilk aşkı onda onarılmaz yaralar mı açmıştı? Farkedilecek kadar bir ilgi oburu haline gelmişti. Dünyanın en güzel aşk şiirlerini Elsa’ya yazacak olan Aragon’un elbette bunlardan haberi yoktu. Bir erkek, Fransız edebiyatının en önemli isimlerinden bir şair, sevdiği ve taptığı kadına bunları yazıyordu. Onu dizelerinde ölümsüzleştiriyordu; ama Elsa, hala mutlu olmadığını söylüyordu. Elsa’nın vefatından sonra, Aragon, Elsa’nın günlüğüne baktığında: “Herkes, beni sevsin
Bütün erkekeler, bana hayran olsun istiyorum.” Böyle diyordu, günlüğünde Elsa. Tarihe geçen “Mutlu aşk yoktur.” Sözünü söyleyen adamın yaşamındaki aşk, ona mutluluk getirmemişti.

Kaynak:
https://www.milliyet.com.tr



Bu haber 7 defa okunmuştur

:

:

:

: