Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, “Kıbrıs sorununda yeni dönemin ruhunu okuyamıyor” eleştirilerine Ankara’da Star Kıbrıs’a verdiği röportajla yanıt verdi:


YENİ DÖNEM DEDİKLERİ NEDİR?

“Kıbrıs sorununda dünyada ve Kıbrıs’ta yaşanan gelişmelerin ışığında ortaya çıkan yeni dönemin ruhunu okuyamıyor” eleştirilerine yanıt veren Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, “Yeni dönem dedikleri nedir? Ne yeni dönemi? Kıbrıs sorununda değişen bir şey mi var bizim görmediğimiz? Kıbrıs sorunu nasıl başladıysa o şekilde devam eden bir sorundur. Bir şey değişmedi. Rum tarafının Kıbrıs Cumhuriyeti diye dünyada muamele görmesidir. Sorun budur.” yanıtını verdi.

KIBRIS SORUNU HİÇ DEĞİŞMEDİ

Ankara’da Star Kıbrıs’ın sorularını yanıtlayan Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, şöyle devam etti: “Kimse bana yeni dönemden, yeni dönemin ruhundan bahsetmesin. Rüya görüyorlar, hayal görüyorlar. Kıbrıs sorunu başından beri nasıl başladıysa öyle devam ediyor, ettiriliyor. Kıbrıs sorununu yaratan ve başından beri bu şekilde devam ettiren güçlerin oyununa gelip sanki yeni bir süreç gelmiş gibi Kıbrıs Türkünü ve Türkiye’yi bir kenara itip Kıbrıs sorununu çözecekmiş gibi bir algı yaratılıyor.

SUÇLULUK PSİKOLOJİSİNE KAPILMIŞLAR...

Böyle bir dünya yok. Buna inananlar bir suçluluk psikolojisine kapılan arkadaşlardır. Kıbrıs sorunundan kendilerini Kıbrıslılık diye suni bir kimliğe kaptırıp Türk kimliğine karşı bir hareket içine girenlerdir. Bunların akıl almaz komplolarına kulak asacak, boyun eğecek değiliz. Kıbrıs konusu Türk ulusunun milli davasıdır. Kişiler üstüdür. Siyaset üstüdür. Yeni bir cumhurbaşkanı seçildi diye milli davanın gidişatı değiştirilemez. Kimse laf ebelikleriyle gerçekleri yansıtmaya çalışmasın.”



TAHSİN ERTUĞRULOĞLU GÜCÜNÜ NEREDEN ALIYOR?

“Kabinede revizyon iddiaları var, ismi tek konuşulmayan, tartışılmayan isim Tahsin Ertuğruloğlu. Sizin isminiz neden bu tartışmaların dışında ‘Koltuğu tek garanti olan isim’ olarak adlandırılıyor? Tahsin Ertuğruloğlu’nun gücü nereden geliyor” sorusuna da yanıt veren Dışişleri Bakanı, şu ifadeleri kullandı:

“Ben değişmez bir bakan olma iddiasında değilim. Ben sadece bu davaya inanan, verilmekte olan mücadeleye inanan, bu inancını da savunduğu ilkeleri de herhangi bir makamda olup olmamasına bakmaksızın sürdüren bir insanım. Kimse vazgeçilmez değildir. Herkes gün gelip bulunduğu makamdan gider. Ben bulunduğu makamda koçan çıkaran, tapu çıkaran bir isim değilim. Hiçbir zaman da olmadım. Ancak üstlendiğim bir milli görev var. Kıbrıs sorununda Kıbrıs Türk halkının dış politikadaki sözcüsü olma görevi verilmiştir. Gurur duyduğum bir sorumluluktur. Bu göreve geldim diye bazı sivri zekalılar, sen atanmış kişisin, seçilmiş değilsin, Kıbrıs Türk halkının geleceğiyle ilgili söz hakkında sahip değilsin diyorlar. O arkadaşlara vereceğim yanıt şudur: Bizim anayasamızda milletvekili olma koşulu sadece başbakandadır. Eğer milletvekili olmayan birinin bakan olmasına itirazları varsa o zaman Anayasa değişikliği talebinde bulunsunlar. Sanki ilk defa milletvekili olmayan birisi bakan olmuştur. Geçmişte çok örneği var. Konular kişiselleştirilmesin. Türkiye makamları da bana güven duydukları için bu göreve devam etmemde herhangi bir itirazları olmamıştır. Bu da benim için gururdur.”