GELDİKLERİ GİBİ GİDİYORLAR

HAFTA sonu gazeteleri, genelde İngiltere’de hafif, magazinsel , skandal yaratıcı haber ve yazılarla çıkar..

HAFTA sonu gazeteleri, genelde İngiltere’de hafif, magazinsel , skandal yaratıcı haber ve yazılarla çıkar..

Tabi günün getirdikleri, politika, ekonomi haberleri neyi gerektiriyorsa onlar da yer alır..

Bu haftanın sonunda İngiliz basınının manşetleri, Polonya’dan gelen göçmenlere ayrılmış durumda..

Ve de 21. yüzyılda İngiliz ekonomisinin gelişmesine büyük katkıda bulundukları kabul edilen binlerce, onbinlerce, yüzbinlerce göçmen , ülkelerine geri dönüş yolunda..

Geldikleri gibi, gitmeye de başladılar..

Hiçkimse tam rakamı bilmese de, Birleşik Krallık’taki Polonya nüfusunun 1 milyonu aştığı tahmin ediliyor..

Her mahallede, her köşebaşında “Polski” yazılı dükkanlarını görmeniz mümkün Londra’da.

Kendi etleri, jambonları, turşuları ( İllaki turşuları), rengarenk gofretleri, dev kutular içinde 99 peniye  ( 2.3 YTL) satılan karton kokulu meyve suları , neredeyse bizim manavları, süpermarketleri de ele geçirmek üzere..

Polonyalılar, İngiltere’yi AB üyeliğine geçtikleri 2004 yılından beri çok sevdiler..

Eline bavulunu alan, Londra’ya ( Her yabancı gibi ) koştu..

Özellikle ustaları, inşaat işçileri Londra’yı ve buranın küf kokan evlerini işgal ettiler..

Güzel, beyaz tenli kız ve delikanlıları, önce İngiliz ekonomisine taze bir nefes gibi geldi..

Asgari ücretle , hatta altında gönüllü çalıştılar..

Temizlikçilerin, inşaat işçileri ve ustalarının ücretlerini düşürdüler.. Çünkü buldukları her işe saldırdılar.. Sudan ucuza her işi kabul ettiler..

İnşaatçıların işlerini ellerinden aldılar.. Hem sözlerinin eri, hem işleri dört dörtlük, hem de çok çalışkandılar..

Birçok iş, İngilizin, diğer etnik guruplardan Polonyalılara geçti...

Gelenleri, eşleri, aileleri izledi..

Bir de baktık ki her yer Polonyalı doldu..

Varşova’dan fazla Polonyalı, çoğu Londra olmak üzere, Birleşik Krallığın kentlerini doldurdu..

Onları sayısı arttıkça, dükkanları da arttı..

Ancak, Polonya gelişip, parası kuvvetlendikçe ; bunun yanında Londra giderek pahalanıp, yaşam şartları her açıdan zorlandıkça, binbir umutlarla gelen Polonyalılar da “Yeter artık” dedi.. Ve geldikleri gibi , ülkelerine dönmeye başladılar..

Ve 2004 yılından  beri ilk defa, dönüşe geçenlerin sayısı,  gelenlerin sayısını geçti.

Polonya ekonomisi, son yıllarda yurt dışından göçmenlerinin gönderdiği sıcak parayla canlandı.. Yeni iş dalları ortaya çıktı..

İngiltere’ye gidenler, vatanlarına göre daha fazla kazanmaya başladı.. Ancak, Londra’da yaşam koşulları hem daha kötüleşti, hem de kazandıklarının değerini bulamadılar bir süre sonra...

İstatistiklere göre 2004 yılında, 274 bin 65 Polonya vatandaşı, Birleşik Krallıkta çalışma izni için başvurdu.. Bu sayı, tüm Doğu  Avrupa ülkeleri vatandaşları içinde yüzde 66 gibi yüksek bir oranı teşkil ediyordu.. 4 yılda resmen başvurup gelenlerin sayısı 743 bini buldu..

Yıllar geçti, rakamlar da değişti..

Geçen yılın ilk 4 ayında İngiltere’ye gelmek için başvuran Polonya’lının sayısı 38 bin 680’di. Bir yıl öncesine göre yüzde 18’lik düşüştü bu oran..

Londra’daki Polonya Büyükelçiliğine göre,  vatandaşları  gerçekten büyük bir geriye dönüş hareketi içindeydi..

Polonyalılar, İngiltere’yi terkediyor artık..

Konumuz, Polonyalıların gidişi gibi görünse de, asıl olan İngiltere’nin artık eskisi gibi cazip, koşa koşa gelinecek bir ülke olmaması..

2012 Olimpiyatlarına harıl harıl hazırlanan Doğu  Londra , adeta açık bir inşaat şantiyesine döndü.. İş makinaları durmaksızın çalışıyor..

Başkentin bir zamanlar kimsenin dönüp yüzüne bakmadığı, oturmadığı, en ücra mahallelerinin şimdi yanından geçilmiyor..

Arsa, ev, daire fiyatları astronomik rakamlara sıçradı..

İnşaatlar hızla devam ediyor..
Ancak inşaatçılıkda adeta bir sembol haline gelen Polonyalılar, 2012’yi bile beklemeden, ülkeden kaçar gibi dönüyorlar..

Polonyalıların birçoğu vatanlarının, evlerinin özlemi içinde..

İngiltere’ye uyum sağlamakta zorlanıyorlar.. Polonya ekonomisinde büyük bir patlama yaşanıyor.. Vatanları, yurt dışındaki yetişmiş elemana daha fazla muhtaç..

Paraları “zioty”, hem Pound, hem Euro’ya karşı güçleniyor..

Zaten Polonya – İngiltere arası oldukça yakın..

Parasını yapan, geriye dönüyor..

İkinci, üçüncü kuşaklara dönüşmeyen etnik toplumlar için, ana vatana dönüş belki daha kolay..

Çocukları, torunları burada yaşayanların, geldikleri yerlere dönüşler iise  oldukça güç..

Belki birkaç aylığına gidip, yine dönmek onlar için ideal.. Ama kesin dönüş çok zor..

Geldiğiniz yerdeki şartlar iyileşip, düzeldikçe belki gitmek de kolay..

Ancak herkes için en zor soru ; 

Gitmek mi zor, Kalmak mı zor ?
Bu haber 380 defa okunmuştur

:

:

:

: