Sivas sanığı 5 yıl önce tutuklanıp bırakılmış!

Sivas davası sanıklarından İhsan Çakmak’ın aranırken Mayıs 2007’de tutuklandığı ortaya çıktı. Mahkemenin Çakmak’ın neden dosyasını ayırıp karara bağlamadığı anlaşılamadı

Sivas davası sanıklarından İhsan Çakmak’ın aranırken Mayıs 2007’de tutuklandığı ortaya çıktı. Mahkemenin Çakmak’ın neden dosyasını ayırıp karara bağlamadığı anlaşılamadı

Sivas Madımak Oteli’nde, 2 Temmuz 1993’te, 37 kişinin ölümüyle sonuçlanan katliamla ilgili davanın sanıklardan İhsan Çakmak’ın, aranırken karıştığı başka bir suçtan dolayı yakalanarak, 3 Mayıs 2007’de tutuklandığı ortaya çıktı. Sivas davasının 16 Ağustos 2007 tarihli duruşmasından sonra serbest bırakılan Çakmak, kamuoyunda büyük yankı uyandıran skandalları kendi ağzından anlattı. Çakmak, ifadesinde, arandığından haberi olmadığını, bu süre zarfında evlendiğini, askere gittiğini ve emniyete başvurarak ehliyet bile aldığını söyledi. Savcılık, davada bulunamayan diğer sanıkların yanı sıra yakalanıp ifadesini veren Çakmak için de zamanaşımı istedi. Mahkemenin Çakmak’ın yakalandığı aşamada yıllardır firari olan diğer sanıklardan neden dosyasını ayırıp karara bağlamadığı ise anlaşılamadı.

‘HABERİM YOKTU’: Sivas olayları nedeniyle aranan sanıklardan İhsan Çakmak, karıştığı başka bir suç nedeniyle Ankara’da gözaltına alındı ve 3 Mayıs 2007’de hakkındaki yakalama kararı nedeniyle tutuklandı. Ankara Sincan 1 Nolu F Tipi Cezaevi’ne konulan Çakmak, Sivas davasının 8. duruşmasının yapıldığı 16 Ağustos 2007’de ifade verdi. İfadesinde, Sivas olaylarından dolayı arandığından haberinin olmadığını iddia eden Çakmak, arandığı süre zarfında 27 Temmuz 1999’da Sivas Altınyayla Belediyesi’nde evlendiğini, 22 Mayıs 1997’de askere gittiğini, çocuğunu nüfusa kaydettirdiğini, emniyete başvurarak ehliyet bile aldığını söyledi. Mahkeme, Çakmak’ın ifadesini vermesi nedeniyle tutuksuz yargılanmasına karar verip, serbest bıraktı.

ONA DA ZAMANAŞIMI: Çakmak’ın yakalanıp ifadesini vermesinin ardından tüm duruşmalarda avukatları hazır bulundu. Ancak ifadesi alınan Çakmak’ın dosyası, bulunamayan diğer sanıklarla birlikte yargılandığı dava dosyasından, zamanaşımı süresinin dolduğu belirtilen 2 Temmuz 2008’e kadar ayrılmadı.
Savcılık, 21 Haziran 2011 tarihli duruşmada açıkladığı esas hakkındaki görüşünde, tüm aramalara rağmen bulunamayan sanıkların yanı sıra yakalanıp tutuklandıktan sonra serbest bırakılan ve ifadesi de alınan Çakmak’la ilgili dosyanın da suça öngörülen zamanaşımı süresinin 2 Temmuz 2008’de dolduğu gerekçesiyle zamanaşımından ortadan kaldırılmasını talep etti.
Çakmak’la ilgili dosyayı, yakalanıp ifade vermesine rağmen ayırmayan mahkeme, daha önce ise yakalanıp ifadesi alınan Sivas ana davası sanıklarından Bülent Düğenci’nin dosyasını ayrı bir esasa kaydederek kararını vermişti.
Mahkeme, 23 Mayıs 2006’da, tüm aramalara rağmen bulunamadıkları gerekçesiyle Düğenci’nin de aralarında bulunduğu 4 sanığın dosyasını tefrik etti. 5 Temmuz 1993’te gözaltına alınan, 16 Temmuz 1993’te tutuklanan, 25 Mart 1994’te tahliye edildikten sonra kayıplara karışan Düğenci, bu tefrik kararının ardından hakkında çıkarılan yakalama kararı uyarınca 4 Ekim 2006’da yakalandı ve Ankara 2 Nolu F Tipi Cezaevi’ne konuldu. Mahkeme, Düğenci’nin dosyasını 2010/9 esas numarasına kaydetti. Mahkeme, Düğenci’yle ilgili kararını da 19 Nisan 2011’de verdi. “Sanığın sübuta eren eylemleri örgüt üyeliği boyutunda olmayıp vehamet arzedici niteliktedir” denilen kararda, “Olay günü kanuna aykırı yürüyüşe katıldığı, otel önünde ‘Şeriat gelecek zulüm bitecek, kahrolsun laiklik, Kuran’a uzanan eller kırılsın, Sivas Aziz’e mezar olacak’ sloganları attığı, zabıtaca oluşturulan barikata saldırdığı, otelin camlarını taşladığı, tanık anlatımları, teşhis tutanaklarıyla sübuta ermiştir” denildi. Mahkeme, Düğenci’yi, eski TCK’nın 146/1. maddesi uyarınca müebbet hapse mahkum etti. Yargıtay 9. Ceza Dairesi, bu kararı 11 Kasım 2009’da onadı. Düğenci, halen cezaevinde cezasının infazını çekiyor.

ÖRGÜT YOK, PROPAGANDASI VAR: Davadaki başka bir gariplik ise sanıklar hakkında açılan davanın iddianamesinde ortaya çıktı. Mahkeme, Sivas ana davası kapsamında çeşitli hapis cezalarına mahkum edilen 59 sanığın Topluma Kazandırma Yasası’ndan faydalanmak için yaptıkları başvuruyu, emniyetten gelen, Sivas olayının faillerinin mensup oldukları herhangi bir örgütün varlığına rastlanamadığı görüşü doğrultusunda, 26 Aralık 2006’da reddetmişti. Buna karşın zamanaşımı istenen sanıkların, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun “örgüt propagandası yapmak” suçunu düzenleyen 7/1-2. maddesinden cezalandırılmasının istendiği anlaşıldı. Bu durum, zamanaşımı istenen sanıkların, “olmayan bir örgütün propagandasını yapmak”la suçlandıkları gerçeğini ortaya koydu. Avukatlar, yıllarca örgütün varlığını savunmuş ve bulunmasını istemişti.
Bu haber 3 defa okunmuştur

:

:

:

:

DİĞER HABERLER