Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nın kuruluşunun 45’inci, Türk Mukavemet Teşkilatı’nın kuruluşunun 63’üncü ve Kıbrıs’ın Osmanlılar tarafından fethinin 450’nci yıl dönümü coşkuyla kutlandı.
KRİTİK BİR NOKTADAYIZ
1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramı nedeniyle düzenlenen törenlerde konuşan Cumhurbaşkanı Tatar, “Bu topraklarda köklerimiz 1570’lere kadar geri gidiyor. 450 senelik bir tarihimiz var. Tarihimizi iyi bilmeliyiz” dedi. “Bugün Yine çok önemli kritik bir noktadayız” diyen Tatar, sözlerine şöyle devam etti:
İÇİMİZDEKİ İŞBİRLİKÇİLER…
“Kıbrıslı Türklerin çeşitli aşamalardan, evrelerden geçtik. Çok kutsal ve ulusumuza yarışır bir şekilde Kıbrıs Türk halkı bu topraklarda direndi. Terör örgütü EOKA çok sayıda insanımızı katletti. Bugün devletimizi daha ileri taşımak durumunda iken içimizde bazı işbirlikleri ile karşı tarafın saldırıları hala devam ediyor.”
BELKİ ZOR OLACAK AMA…
“Burada yapılan mücadele, verilen ulusal kavga noktasında devletimizden asla vazgeçemeyiz. Bu siyasetin devamı ile, belki zorluklar yaşayacağız, belki bir takım ekonomik öngörüsüzlükler de olabilir ama neticede bir ulusun en büyük erdemi kurduğu devleti yaşanmaktır, verdiği ulusal mücadelenin taçlandırılmasıdır”
“Tarihimizi iyi bilmeliyiz”
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramı nedeniyle Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen törene katıldı. Burada yaptığı konuşmada Tatar, ‘tarihimizi iyi bilmeliyiz’ mesajı verdi.
Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nın 45’inci, Türk Mukavemet Teşkilatının 63’üncü ve Kıbrıs’ın fethinin 450’nci yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen kutlama etkinlikleri çerçevesinde bugün Lefkoşa’da Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) bir tören gerçekleştirildi.
Törene Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Sezai Öztürk, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Zorlu Topaloğlu yanı sıra bazı üst düzey sivil ve askeri yetkililer ile muharip dernek ve şehit aileleri temsilcileri de katıldı.
Saat 10.00 sıralarında başlayan törende Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) Mücahitler Derneği Başkanı Yılmaz Bora ve ardında da Cumhurbaşkanı Ersin Tatar birer konuşma yaptı.
Konuşmaların ardından bu sabah 07.00’de Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı- Boğazköy’de başlayan ve Atatürk Kültür Merkezi önünde tamamlanan 16 km’lik mukavemet yol koşusunda dereceye giren sporculara ödülleri takdim edildi.
TATAR: “BU TOPRAKLARDA KÖKLERİMİZ 1570’LERE KADAR GERİ GİDİYOR. 450
SENELİK BİR TARİHİMİZ VAR”
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, konuşmasına, “KKTC’de Toplumsal Direniş Bayramını kutluyoruz. Bu topraklarda köklerimiz 1570’lere kadar geri gidiyor. 450 senelik bir tarihimiz var” diyerek başladı.
Tatar, “Kıbrıslı Türklerin çeşitli aşamalardan, evrelerden geçtik. Çok kutsal ve ulusumuza yarışır bir şekilde Kıbrıs Türk halkı bu topraklarda direndi. Ama bu direniş öyküsünde Türkiye Cumhuriyeti, Anadolu Türkü her zaman yanımızdaydı” dedi.
“BAZI İŞ BİRLİKLERİ İLE KARŞI TARAFIN SALDIRILARI HALA DEVAM ETMEKTEDİR”
Cumhurbaşkanı Tatar, Türk Mukavemet Teşkilatı’nın 1 Ağustos 1958’de bir savunma
örgütü olarak kurulduğunu anımsatarak, konuşmasına şöyle devam etti:
“1955’lerde çok çirkin saldırılara başlayan EOKA örgütü bir saldırı örgütü idi. Hem İngilizleri hem de Kıbrıslı Türkleri buradan yok etmek suretiyle Kıbrıs’ın tamamıyla Yunanistan’a bağlanması için barbarlık, dehşete başvuran bir terörist örgüt idi.”
Tatar, “Bu örgüt çok sayıda insanımızı katletti, masum silahsız insanımızı evlerinden götürüp alıp kurşuna dizmiş ve bizleri toplu mezarlara gömmeye kadar giden bir vahşeti bize yaşatmış bir unsur. Ve bu hala devam ediyor. Gerçekten bugün şartlarında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti devletini daha ileri taşımak durumunda iken içimizdeki bazı işbirlikleri ile karşı tarafın saldırıları hala devam etmektedir.”
“TARİHİMİZİ İYİ BİLMELİYİZ…”
“Tarihimizi iyi bilmeliyiz” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, tarihi iyi bilen ve bunları şimdiki nesillere, gençlere bunları anlatan çok iyi yazarlarımız, öğretmenlerimiz ve tarihçilerimiz vardır. Tüm bunları sürekli olarak gündemde tutmak, tarihimizi bilmek… Tarihi bilmekle ancak geleceğe şekil verebileceğimizi de unutmamak gerekiyor” dedi.
“1960 ANTLAŞMALARI ÇETİN MÜCADELELERİN SONUCUNDA ORTAYA ÇIKMIŞTIR…”
1960 Antlaşmalarının çok çetin mücadele verdikten sonra ortaya çıkmıştır. Yine Tabii Türkiye’mizin desteğiyle… O zamanın başbakanı Adnan Menderes ve dışişleri bakanı Fatih Rüştü Zorlu ki bu iki isimin Türk Mukavemet Teşkilatı’nın kuruluşuna da çok büyük katkılarda olmuştur” diyen Tatar, konuşmasına şöyle devam etti:
“Biz, Kıbrıs’ta bugün varsak ve Türk Mukavemet Teşkilatı bizlerin varlığını o zaman başarı ile sürdürmüşse ve Kıbrıs Türk halkı o zaman direnebilmişse, Kıbrıs Türk halkı; 1960 Antlaşmalarında eşit bir ortak olarak haklarını temin edebilmişse o zaman bu iki ismin de büyük katkısı olduğunu bir kez daha hatırlamakta fayda vardır” dedi.
“TÜM BUNLARA RAĞMEN HALA BİZİM DEVLET OLMA HAKKIMIZI SORGULAYAN BİR ZİHNİYET İLE KARŞI KARŞIYAYIZ”
1960 Antlaşmalarından sonra yaşanılanlara da işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, karşı tarafın niyetinin hiçbir zaman Kıbrıs Cumhuriyeti’ni eşitlik temelinde Kıbrıslı Türklerle birlikte yaşatmak olmadığını söyledi.
Tatar, konuşmasına şöyle devam etti:
“Tüm dünya bunları biliyor. Tüm bunlar bilinen bir gerçek… Ancak 1974 olaylarıyla birlikte, bildiğiniz gibi 15 Temmuz’da Yunanistan’ın buradaki iş birlikçileri ile darbe girişimi oluyor, anayasal bir suç ve Türkiye anayasal hakkını kullanarak buraya müdahale ediyor. Tüm bunlara rağmen hala bizim devlet olma hakkımızı sorgulayan bir zihniyet ile karşı karşıyayız” dedi.
Kıbrıs sorununun çözümün sürecinde yıllarca federasyon görüşüldüğüne işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, kendisinin cumhurbaşkanı seçilmesiyle birlikte, federasyonun görüşülmesinin hiçbir anlamı olmadığını, yan yana yaşayan iki eşit egemen devletin iş birliği ile Kıbrıs’ta kalıcı bir anlaşmanın olabileceğini anlatmaya başlattıklarını ve Türkiye Cumhuriyeti’nin de bu yeni siyasete tamamıyla destek verdiğini söyledi.
Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın Kıbrıs’la ilişkin dünkü açıklamasına verilen mesajların “açık” ve “net” olduğunu söyleyerek, “Ne deniliyor? Kıbrıs davası Kıbrıs Türklerinin davasıdır ama aynı zamanda ‘84 milyonluk Türkiye Cumhuriyeti’nin de davasıdır’. Kimse zannetmesin ki Kıbrıs’ta biz Kıbrıslı Türkleri bu mücadeleyi, tüm bu kazandıklarımızı biz başardık. Evet, bizim dedelerimiz ve atalarımız direndi ama her zaman Türkiye, Türkiye askerleri yanımızda idi.
Cumhurbaşkanı Tatar, “Büyük bir ulusun parçası olarak, büyük ulusun temsilcileri, serhat bekçileri olarak Doğu Akdeniz’deki gelişmeleri de değerlendirdiğimizde, artık yeni ulusal siyasetin yer bulması, seslendirilmesi” gerektiğini söyledi.
1 Ağustos törenlerle kutlandı
1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramı... Lefkoşa Atatürk Anıtı ve Şehitler Anıtı’nda tören düzenlendi.
1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramı tören ve etkinliklerle kutlanıyor.
Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nın kuruluşunun 45’inci, Türk Mukavemet Teşkilatı’nın kuruluşunun 63’üncü ve Kıbrıs’ın Osmanlılar tarafından fethinin 450’nci yıl dönümü nedeniyle bu sabah Lefkoşa Atatürk Anıtı’nda ve Şehitler Anıtı’nda tören düzenlendi.
Törenlere, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Zorlu Topaloğlu ve üst düzey askeri, sivil ve polis erkânı, bazı milletvekilleri, kurum, kuruluş, dernek başkan ve temsilcileri ile vatandaşlar katıldı.
ATATÜRK ANITI’NDAKİ TÖREN
Atatürk Anıtı’ndaki tören GKK ve TMT Mücahitler Derneği adına anıta çelenk sunulmasıyla başladı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile bayrakların göndere çekilmesinin ardından GKK Komutanı Tümgeneral Zorlu Topaloğlu anıt özel defterini imzaladı.
Topaloğlu deftere şunları kaydetti:
“Aziz Lider Atatürk,
Kıbrıs’ın fethinin 450’nci, Türk Mukavemet Teşkilatı’nın 63’üncü ve Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığının 45’nci kuruluş yıl dönümünde bir kez daha huzurunuzda bulunmanın haklı gururunu yaşıyoruz.
Mücahit Kıbrıs Türk halkı, bağımsızlık ve özgürlük mücadelesi sonucunda haklı davasını, temellerini ilke ve inkılaplarının üzerine kurduğu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile taçlandırmıştır. Kahraman Kıbrıs Türk halkının kurmuş olduğu Cumhuriyet, Anavatan Türkiye ile birlikte ilke ve inkılaplarınızdan aldığı ışıkla, çağdaş medeniyet yolunda akıl ve bilimden ayrılmadan yürümeye devam etmektedir.
Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı olarak bizler; yüksek disiplin, üstün donanım ve dünden daha çok çalışarak Kıbrıs Türk halkının bağımsızlığına ve özgürlüğüne göz dikenlerin karşısında bir kalkan olarak durmaya, Kıbrıs Türk halkının güvenliği için görevimize “ölürsek şehit, kalırsak gazi’ düsturu ile devam edeceğiz. Bu duygu ve düşüncelerle tüm şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi şükranla anar, manevi huzurunuzda saygıyla eğiliyoruz.”
Tören Piyade Yüzbaşı Ahmet Dağhan Önkol’un günün anlam ve önemini belirten konuşmasıyla sona erdi. Önkol konuşmasında Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nın kuruluşunun 45’inci, Türk Mukavemet Teşkilatı’nın kuruluşunun 63’üncü ve Kıbrıs’ın Osmanlılar tarafından fethinin 450’nci yıldönümünün ortak özelliğinin “barış ve özgürlük için, canını verme pahasına mücadele” olarak özetlenebileceğini kaydetti.
Konuşmasında mücadele tarihini ele alan Önkol, “Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığımız, 1571, 1958 ve 1976’da bu toprakları hayatı pahasına vatan yapan, barış ve özgürlük için kan ve ter akıtarak geleceği inşa eden atalarımızın emanetini, manevi bir güç olarak onurla taşımaktadır” dedi.
GKK’nın, milletten aldığı güçle çağdaş silah, araç ve teçhizatlara sahip, yüksek eğitim ve hazırlık seviyesinde bir askeri güç olarak KKTC’yi kanının son damlasına kadar savunmaya devam edeceğini belirten Önkol “Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi ‘Vatanımızı milletimizi ve geleceğimizi savunmak için muhtaç olduğumuz kudret damarlımızdaki asil kanda mevcuttur’ düsturu ile vatan savunmasına devam edeceğiz” dedi.
ŞEHİTLER ANITINDAKİ TÖREN
Daha sonra Şehitler Anıtı’ndaki tören gerçekleştirildi. Törende ilk olarak GKK ve TMT Mücahitler Derneği adına anıta çelenk sunuldu.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile bayrakların göndere çekilmesinin ardından GKK Komutanı Tümgeneral Zorlu Topaloğlu anıt özel defterini imzaladı.
Topaloğlu anıt özel defterinde şu ifadelere yer verdi:
“Aziz şehitlerimiz,
Kıbrıs’ın fethinin 450’nci, Türk Mukavemet Teşkilatı’nın 63’üncü ve Güvenlik
Kuvvetleri Komutanlığının 45’nci kuruluş yıl dönümünde bir kez daha manevi huzurunuzdayız.
Atalarımızın 450 yıl önce kanlarıyla sulayarak vatan yaptığı bu topraklardan, Kıbrıs Türkü’nü silmek isteyenlere karşı 63 yıl önce örgütlü olarak başlattığınız mücadele soncunda özgürlüğümüzün ve bağımsızlığımızın daimi bekçisi olan GKK’nın 45’nci kuruluş yıl dönümünün kutlanmasını sizlere borçluyuz. Bizler asil kanlarınızla bir kez daha suladığınız bu vatan topraklarına sahip çıkarak sizin hatıralarınızı daimi
dirayetle taze tutacağız.
Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı olarak emsalsiz mücadelenizden aldığımız feyzle, aziz hatıranızı sonsuza kadar yaşatma ve emanet ettiğiniz değerleri sonsuza kadar koruma azim ve kararlılığındayız.
Bu duygu ve düşüncelerle sizleri saygı, minnet ve şükranla anıyor, manevi huzurunuzda saygıyla eğiliyoruz”