Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, New York'ta yapılan Genişletilmiş Formatlı Gayri Resmi Toplantı'nın, sınır kapıları konusunda olumlu bir gelişmeye zemin hazırlayabileceğini belirtti.

Eylül ayında BM Genel Kurulu çerçevesinde benzer nitelikte yeni bir zirvenin daha yapılabileceğini söyleyen Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, bu sürecin her iki taraf açısından da olumlu karşılanabileceğini ifade etti.

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın, Rum Yönetimi Lideri Nikos Hristodulidis ile gerçekleştirdiği görüşmeyi de değerlendiren Özersay, Kıbrıs sorununda yeni ve önemli bir kırılma noktasının, bu düzeyde bir temas sonucunda oluştuğunu ifade etti. Görüşmenin içeriği tam olarak netleşmeden kapsamlı bir yorum yapmanın zor olduğunu vurgulayan Özersay, buna rağmen bu tür görüşmelerin diplomasi açısından önemli olduğunun altını çizdi.

Özersay, bölgesel gelişmeler ışığında Güney Kıbrıs’ın ABD ile kurduğu stratejik ilişkilere de dikkat çekti. Amerika'nın bölgedeki çıkarları doğrultusunda Güney Kıbrıs üzerindeki etkisinin daha da artabileceğini belirten Özersay, aynı zamanda Türkiye ile Amerika arasındaki ilişkilerde yaşanacak olumlu gelişmelerin, Kıbrıs meselesinde Türkiye lehine bazı sonuçlar doğurabileceğini ifade etti.

Güney Kıbrıs’ta beklentilerin düşürülmesinden ötürü, şu anda yaşanan sürecin yalnızca devam etmesinin bile Rum tarafında olumlu bir gelişme olarak karşılandığını belirten Özersay, Eylül ayında gerçekleşecek Birleşmiş Milletler Genel Kurulu çerçevesinde tüm tarafların yeniden bir araya geleceğini kaydetti.

Özersay, bu çerçevede şu anda New York’ta düzenlenen Genişletilmiş Formatlı Gayri Resmi Toplantı'nın bir devamı niteliğinde ikinci bir zirvenin, tüm tarafların toplanacağı Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'na yakın bir tarihte gündeme gelebileceğini dile getirdi.

Kuzey Kıbrıs’ta ise Ekim ayında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde, mevcut Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın da uluslararası görünürlük açısından böyle bir zirveye sıcak bakacağını öngördüğünü söyleyen Özersay, seçim süreciyle birlikte müzakere masasına dönüş ihtimalinin yeniden gündeme gelebileceğini ifade etti.